Kusma Mammaries

Throwdown Mammaries

Throwdown deneyimi hakkında bir sahne arkası yazısına nasıl başlayacağım hakkında hiçbir fikrim yok. Yaklaşık 4,556 tane olduğu için tüm detayları ekleyemeyeceğim. Tek bildiğim, Eylül ayının ilk üç haftasının hayatımın en yoğun dönemlerinden birini oluşturduğu. Çiftlikteki işler yoğundu, birkaç farklı yere seyahat ettim ve Black Heels to Tractor Wheels kitabını bitiriyordum.

Sonra, Eylül ortasından sonlarına doğru bir Cumartesi gecesi, bir geziden döndüm. O Pazar öğlen, Throwdown ekibi geldi. Çarşamba sabahı gittiler.

Sonra kendimden geçtim ve birkaç gün oksijen vermem gerekti.

Bu yüzden, Eylül ayında gönderilerimin tutarsız, seyrek, psikotik, kopuk, tutarsız, varolmayan ya da sadece tuhaf göründüğü bir zamanı hatırlarsanız, o üç günlük süre içinde olduğunu tahmin etmeye cüret ederdim.

Çünkü, bildiğiniz gibi, başka türlü asla tuhaf olmazdım.

İşte Atış. Locada 450 dereceydi. Boynumdan, sırtımdan, kollarımdan, yüzümden ve kafamdan aşağı damlalar iniyordu.

Kendimi hiç bu kadar taze hissetmemiştim.

Bobby'yi, eğer kazanırsa, Marlboro Man ile bilek güreşi yapması gerektiği konusunda uyararak başladım. Gülüp gülmediğini hatırlamıyorum.

Bobby ile ilgili diğer ilk izlenimlerimden biri onu neredeyse bıçağımla öldürüyordu. Konuşurken çok jest yaparım. Bazen önce bıçağımı bırakmayı unutuyorum.

Ben gerçek bir profesyonelim.

Garip bir şekilde, olay öncesi kaygısı bir yana, bu, başladığında gerçekten çok gergin olmadığım ilk televizyon deneyimiydi. Ve bu, Throwdown'ı kazanacağımdan emin olduğumdan veya ikna olduğumdan değil. Aksine kaybedeceğimi biliyordum. Sadece Bobby Flay'in çiftliğe gelip benim için yemek yapmasını istedim ve bunun muhtemelen tek yolunun bu olduğunu düşündüm. Aklımdaki tek soru ne kadar alevler içinde kalacağımdı.

Hayır, gergin olmamamın nedeni pişirilecek çok fazla yemek olmasıydı. Belirli bir ürünü pişirmek için orada olduğum bu sabah programı gibi değildi. Bu tam bir yemekti.

Tam bir Şükran Günü yemeği.

Elliden fazla kişi için tam bir Şükran Günü yemeği.

Aynı zamanda bir yemek yarışması olan elliden fazla kişi için tam bir Şükran Günü yemeği.

Sadece kafayı sıyıracak zamanım yoktu.

Tamam, şimdi bana bak. Sonra Missy'ye bakın. Aslında birbirimizle ventrilok tarzında, sıkılı dişlerimizin arasından konuşuyoruz.

Ben: Nissy dooeeng hee, OT duh halt? (Çeviri: Burada ne halt ediyoruz, Missy?)

Missy: Cuzuh ooo dang edsite. (Çeviri: Dang web siteniz yüzünden.)

Ben: Git nee uh dig tundluh oth ine al. (Çeviri: Git bana büyük bir bardak şarap getir.)

Missy: Hayır. (Çeviri: Hayır.)

sarı kek karışımını kullanma yolları

Ben: Ooo salak. (Çeviri: Seni göt kafalı.)

Missy: Kapa çeneni. Doddy Thlay ooo diyebilir. (Çeviri: Kapa çeneni. Bobby Flay seni duyabilir.)

Ben: Hee Nissy…hal doo ooo cuk agin? (Çeviri: Hey Missy. Tekrar nasıl yemek yapıyorsun?)

Missy: Bize iyi şanslar. (Çeviri: Tanrı bize yardım etsin.)

Genişçe açılmış çenemin kanıtladığı gibi, yargıçların kim olacağı hakkında kesinlikle hiçbir fikrim olmadığını kayıtlara geçirmek isterim. Sağdaki Jeff Castleberry; Tulsa şehir merkezindeki Caz's Chowhouse'un sahibi. Peki ya soldaki güzel kadın?

Şarkı söylüyor bence.

En azından ben öyle duydum.

Kocasını getirmedi!

O da şarkı söylüyor bence. En azından bu şarkı bana bunu söyledi.

hatırasına dönüp baktığımda
Yukarıdaki yıldızların altında paylaştığımız dans
Bir an için tüm dünya haklıydı
Bir gün veda edeceğini nasıl bilebilirdim?

Ve şimdi bilmediğime sevindim
Her şeyin biteceği şekilde, her şeyin gideceği şekilde
Hayatımız şansa bırakılsa daha iyi
acıyı kaçırmış olabilirim
Ama dansı kaçırmam gerekirdi

Söyle, Garth. Bunu söyle.

Şimdi karısına dönelim:

Muhteşem
Tamamen doğal
Tamamen gerçekçi
Tack gibi keskin
Parıltılı
yayınladı iki yemek kitabı
Yarın yokmuş gibi şarkı söyleyebilir. aman tanrım.

Jürilere ilk önce plakalarım verildi. Bobby ve ben arkalarında tamamen sessizdik çünkü sonucu çarpıtmak istemiyorduk ama içten içe ölüyordum. Kendimi yargılanıyormuş gibi hissettim.

Bekle. yargılanıyordum.

Ailem ve arkadaşlarımla çevrili olduğum için çok mutluydum. Annem, kayınvalidem, yakın arkadaşım Beth (turuncu), hayat boyu arkadaşım Connell, bölgeden evde eğitim gören diğer anneler ve kilisemden bir sürü insan.

Ve doğrudan sorulduğunda kameraya Bobby'nin tatlısını daha çok sevdiğini söyleyen küçük kızım.

Yapma!

Oklahoma blogcuları da oradaydı. Sadece (sağımda, çilek sarısı saçlı) benim için çok üzüldü, saçımı tuttu ve yüksek bir pozisyonda tuttu. Bayan Wisabus (doğrudan arkamda) hafifçe boynuma esti. Alt kattaki ter birikintisini fark etmişlerdi ve Spanx giydiğimi bilmeleriyle birleşince, ömrümün dolacağından korkmaya başladılar.

Nefes çok soğuktu ve takdir edildi. Benim için özel bir andı.

Bayan Wisabus ve Jen oradaki tek blogcular değildi. Meseidy, en sevdiğim yemek bloglarından birinden, Noshery , sevgili kocasıyla oradaydı (en sağda, siyah gömlekli, gözlüklü.)

Ve Laurie (Hyacinth'in hemen arkasında) da oradaydı. sevimlilik.

Oklahoma City'den çok sevdiğim bir arkadaşım ve harika bir arkadaş grubu olan Vivian (en solda, Miriam'ın arkasında) da öyleydi.

benim iyi aile dostum Beth ve annesi ve kızı.

Vaftiz annem, Lela.

Ve daha bir sürü iyi, kibar insan.

Lodge, insanlarla ve hindilerle hiç bu kadar dolu olmamıştı. Ve hindiler ve hindiler ve hindiler.

Throwdown'ı kimin kazandığı konusuna değinmeyeceğim. Gösteri Cumartesi gecesi tekrar yayınlanıyor ve bunu okuyan bazı insanlar henüz onu görmedi. Ayrıca, kazanıp kaybetmem önemli değil. Önemli olan, herkes gider gitmez Bobby'nin kalanlarını dondurdum ve onları önümüzdeki hafta Şükran Günü masamda servis edeceğim!

Her şey ileriyi düşünmekle ilgili.

Bölümden tüm tarifleri alabileceğiniz sayfa:

Atıştırma Tarifleri

(Biz konuşurken kızım Bobby'nin tatlısını yapıyor. Fotoğraflar gelecek.)

hakkında size söylemem gerekiyor Bir Bar Bunkhouse Grubu , inanmak için duymanız gereken. Throwdown sırasında oynamaya geldiler ve onları o kadar çok seviyorum ki sahiplenmek istiyorum.

melek sayısı 221 anlamı

Hepsi genç! Ve inanılmaz yetenekli.

Şarkıcılar her zaman birlikte akın eder.

Bu sırada onlara şarkı söyleme becerilerimi sergilememeyi seçtim.

Ne de olsa hepsinin bu deneyimi sevgiyle hatırlamasını istedim.

Gitmeden önce, tam tomurcuğuma bir haykırış vermeliyim. Julie Throwdown'dan önceki tüm haftayı Yeşil Ülke'nin (yaşadığımız bölge) her yerinde koşarak, Throwdown için ihtiyacım olan şeyleri almama yardım ederek geçirdi. Şehir dışında olduğum için, Julie olmasaydı, hem önce hem de kesinlikle Throwdown sırasında gitmiş olurdum. İnanılmazdı.

Cennetten gönderilen diğer melek, birkaç eski öğrencisi Jeremy ve Victor'u perde arkasındaki ağır hazırlık işlerini yapmak için bir araya getiren bölgede bir şef olan arkadaşım Tiffany. İki gün içinde on dört hindi hazırlamak, yedi tarif mısır ekmeği pişirmek, elli kilo soğan, ton kereviz ve havuç doğramak, kırk ton patates pişirmek, yeterince turta kabuğu yapmak, yeterince ceviz doğramak ve sekiz kişiye yetecek kadar dolgu yapmak zorunda kaldım. milyon turta… resmi anladınız. Kelimenin tam anlamıyla onlarsız yapamazdım.

Boynumda iki aziz tılsımı var ve üzerlerinde Julie ve Tiffany'nin resimleri var.

Ah! Ve beni doğuran kadın da. Annem sürekli dört çocuğuma bakmak için buraya geldi. Onları Wal Mart'a götürdü.

Son

not Kamerada Bobby'ye bebeklerimi emzirirken onun programlarını izlediğimi söyledim. Sadece bunu çıkarmam gerekiyordu.

P.P.S. Tüm bu fotoğrafları Marlboro Man çekti. Bu benim adamım.